Ekonomi

Şeref Oğuz: ‘Sistemi bozanın düzeltmesini beklemek çelişkidir’

Ekonomi uzmanı Gurur Oğuz, ekonominin iyileşmesi için seçime ilişkin popülist uygulamaların gözden geçirilmesi, seçim sonrasında Orta Vadeli Plan’ın gözden geçirilmesi ve sıkı para politikası uygulanması gerektiğini belirtti. Oy uğruna tüm kurumların yok edildiğini belirten Oğuz, “Üreten millet olmayınca tüketen devlet ülkeyi çökertir…” diye yazdı.

Şeref Oğuz’un “Enflasyonu kim çözemez?” Yazısının ilgili kısmı şöyle:

“Enflasyonu üretenler enflasyonu çözemez. Sistemi bozandan düzeltmesini istemek, ateşi donmasın diye pamuğa sarmak gibidir. Bu bir tezattır. Yeter ki birileri enflasyonun yükünü başkasına devretsin.” fiyatların daha da artacağı yaklaşımıyla enflasyonla mücadelede her türlü çaba başarısızlıkla sonuçlanacaktır.

Bir akademisyen bunu çözemez. Sadece hükümete hayranlık duyarak hükümete yanlış yaptırıyor. Gerçekleri çarpıtıyor. Bir ülkedeki bilim insanları yozlaşırsa, o ülke bunun bedelini ağır öder. Gerçekten utanç verici bir hata olan enflasyonun çözümü için bilime bağlılık ve ekonomiye saygı gerekiyor.

İKİ SORU İKİ CEVAP / ENFLASYON HAKKINDA…

* Ne yapılmalı?

Seçimden hemen sonra OVP revize edilmeli ve acı bir reçete eklenmelidir. Sıkı para politikası lafta değil özde uygulanmalı, hatta sıkı para politikası uygulanmalıdır. Kararlılıkla uygulanırsa enflasyon beklentileri kırılabilir ve ilk olumlu sonuçlarını 9 ay içinde görebiliriz. Enflasyon alkışla düşmez çünkü…

* Nelerden kaçınılmalıdır?

Ekonomiyi soğutmaya yönelik daraltıcı tedbirlerin göz ameliyatı hassasiyetiyle yapılması gerekiyor. Çünkü ekonomiyi soğutmak isterken aynı zamanda dondurabiliriz de… Hipotermik bir ekonomiyi tekrar hayata döndürmek uzun zaman alabilir. Ancak kaynamaya başlayan küresel rekabette Türkiye’nin şansı pek yok.

EKONOMİMİZ ESKİ LİBAS PARÇALANDIKTAN SONRA ÜZERİNDE KURULMAZ

Âşık Seyrani asırlar öncesinden bize şöyle sesleniyor; ‘Aşıkın kalbi eski bir elbise gibidir / Çıkarıldıktan sonra dikilmez…’ Bu bilge söz bizim aşkımız, ekonomimiz için de geçerlidir… Yıpranmıştır, tamire muhtaçtır, dikmeye çalışırsınız o, dikişler uymuyor, tamir etmek istiyorsunuz, diğer kısmı elinizde kalıyor. Mesela kredi kartını yavaşlatırsanız halk perişan olur, krediyi keserseniz iş yeri perişan olur, para basmazsanız devlet iflas eder, fiyatı artırırsanız etiketler Atlayacak, faizi düşürürseniz dolar yükselecek, faizi düşürürseniz enflasyon yükselecek. Sayılar sonsuzdur. Gerçekten nerede hata yaptık? Sanırım kök sorunu ararken ana sorgu bu olmalı…

Matematiği dışarıda bırakıp ekonomiyi göz ardı ettiğimiz için hata yaptık. Faiz oranını ve enflasyon oranını sabitlediğimiz için hata yaptık. Biz hata yaptık çünkü herkes Mersin’e giderken biz tam tersine gittik. Popülizmle aktüeryal dengeyi bozduğumuz, bütçeyi şişirdiğimiz, oy uğruna tüm kurumlarımızı çürüttüğümüz için hata yaptık. Üreten millet olmayınca tüketen devlet ülkeyi çöküşe sürükler… Seçim ile geçim arasında gidip gelen aklımızı başına alsak yerinde olur. Çünkü ayakkabı artık değerlidir. Sözü Seyrani’den açtım, yine onunla kapatayım; ‘Kalbimi toprak sanıyordum ama taştı / Meğer taşa tohum ekilemiyormuş.'”

(EKONOMİK HİZMET)

uzunkopruhaber.com.tr

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu